28 Mayıs 2012 Pazartesi

Ah biz erkekler


Biz erkekler bazen gerçekten çok anlayışsız olabiliyoruz. Şu an bir daha düşündüm de harbiden anlayışsız heriflerin tekiyiz.

Biz: Gece yarılarına kadar dışarlarda gezer, eğlenir, içer sıçarız ama kız arkadaşımız normal arkadaşlarıyla sinemaya gitmek isteyince "Olmaz öyle şey, Sana güveniyorum ama o erkek arkadaşlarına güvenmiyorum!" deriz.

Biz: Kız arkadaşımızın telefonunu alır kurcalarız, Erkekleri sileriz ama kendi telefonumuzu elletmeyiz, Ellediği an kıyameti kopartırız.

Biz: "Bu sana yakışmamış, Bir daha giyme" diye uyarırız ama aynı şeyi duyduğumuzda bozulur "Ben beğendim, o yeter" deriz. (Deriz yani)

Biz: Facebook vb. sosyal ağlarda onun hesap şifresini isteriz vermezse kıyameti koparır şüpheleniriz ama o istediğinde vermeyiz ve şüphelendiğinde ise "Sen bana güvenmiyorsun" diyip ağzına sıçarız.

Biz: Telefon rehberimizde yüzlerce kız vardır ama onun rehberindeki "Arda" bizim gözümüze batar, sildiririz. Hatta bununla kalmayıp "Şu elif kim, Emre olmasın o?" diye sorgularız. (Yaparız, inkar etmeyelim.)

Biz: Acaba peşimden gelecek mi diye ayrılırız, Fakat sanki giden oymuş gibi triplerden triplere gireriz. "Senin sevgin bu kadarmış" ile başlar "Lanet olsun senin gibi insana" diye bitiririz. Aslında tek sorun ayrılmak istediğimizi söylediğimizde "Peki, Sen nasıl istiyorsan öyle olsun" demek yerine "Hayır bitmesin, seni seviyorum" dememesidir. Egomuzu sikeyim yani o derece.

Biz: Onu gerçekten sevdiğimiz halde eski sevgilimizle normal arkadaş gibi konuşuruz fakat aynı şeyi o yaptığında anında sevilmediğimizi, Aldatıldığımızı düşünüp ağzına sıçmaktan beter ederiz. Hatta ayrılırız, Bununla kalmayıp suçlu olduğu halde 2 3 saat arayıp sormadığında bunalıma gireriz tabi çaktırmadan erkeğiz ya hani, çaktırmayız.

Biz: Herhangi bir kavga olduğunda ya da ufak bir tartışma olduğunda aramayız, mesaj atmayız ama deli gibi ondan bekleriz. Beklediğimiz gelmediğinde ise tıpkı bir sinir hastası kılığına bürünüp yine ağzına bir güzel sıçarız "Niye mesaj atmıyorsun? Niye aramıyorsun? Kavga etmiş olabiliriz, Neden üstüme düşmüyorsun? Bu nasıl sevgi?" gibi soruları dizeriz ardı ardına.

Biz: Haklıyken bazen sustururuz "Sus, artık seni istemiyorum git mesaj atma, arama, Bitti!" deriz ama o durumlarda aslında tam tersini isteriz. "Suçlusun, Üstüme düş, özür dile, hatanı affettir, konuş, peşimden koş, yap bir şeyler ama susma!" demeye çalışırız.

Biz: Sevgilimizle sevişmek isteriz bazen, Ama ona direkt "Sevişelim" demeyiz ya da direkt mevzuya girmeyiz de şöyle deriz. "Ben sana kıyamıyorum, Daha erken biliyorum ama seni aldatmakta istemiyorum. Eğer olacaksa sevdiğimle olsun istiyorum" deriz. Bu bir nevi kıza "Aa düşünceli sevgilim" dedirtme taktiğidir, her erkek yapmaz belki bende yapmam belki ama yapanlar vardır.

Biz: Aklıma gelmişken çok iyi sarhoş taklidi yaparız. Mesela gecenin ikisinde sevgilimize söylemeye korktuğumuz şeyleri bir kaç harfini yanlış yazarak sarhoşum havası katıp söyleriz, Eğer ters tepki verirse cevap vermeyiz sabah kalkıp "Hayatım dün gece için kusura bakma sarhoştum, saçmalamışım. Mesajları şimdi okudum" deriz.

Biz: "Sadece sen varsın" derken Ayşe ile, Merve ile, Hatta Öykü ile fingirdeşiriz. Bunu herkes yapmaz ama yapan çok, Ben yapmam mesela(!) "Arkadaşlarım ile maç izliyorum, Bunun abartılacak neyi var?" diye "üste çıkarken" aslında yanımızda başka kadınlar olabiliyor. Öyle yani.

Biz: Deniz'de, Cafe'de, Sahil'de vs. hep bize bakmayan, Bizimle ilgilenmeyen kızların üzerine düşeriz. Mesela yolda yürürken karşıdan gelen kadın güzelse ona bakmayız, Görmezden gelip havalı olmaya çalışırız. Ama karşıdan gelen kadın ya da kız çirkinse ama bize bakmıyorsa ona öyle gözümüzü dikeriz ki sanki Adriana Lima. Buradan çıkaracağınız şey: Biz erkekler zor kadınları severiz, Çirkin olsa dahi (Bu arada çirkin kavramımız aşırı güzel olmayandır, Kafanızda safinaz belirmesin.)

Ah biz erkekler, Biz neymişizde haberimiz yokmuş, Haberimiz olsun dedim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder